İyimserliğin gücü adına...!

İyimser olmak, tabiki de mesajlarda nasılsın sorusuna iyiyim diyerek cevap vermek değildir. :) kalıplaşmış bir yalandır bu gerçeğii gizlemek en iyisidir çünkü.
gizlersin ama asla yok edemezsin... Hem nasıl olduğunu bilseler ne olacak ki... Aslında iyimser olmak hayata olumlu bir bakış açısıyla, pozitif düşüncelerle bakmak demektir... Ama bence iyimser olmak kolay değildir. Neden? Çünkü, gün içindeki okul-iş hayatında, aile ve arkadaşlar açısından stresli bir gün geçirip bazen sinirli, bazen de mutlu olduğumuz hayatımızda iyimser olmak çok zor ne yazık ki? Tüm bunların üstesinden gelerek, sahte tavırlardan, sahte gülüşlerden ve standart tiplerden uzaklaşarak ilk ve en büyük adımı atmış olacağınızdan emin olabilirsiniz. İyimserler olumsuzlukları olumlu hale çevirmeyi iyi bilirler. Kendi hayatları kadar çevresindekilerinin hayatlarını da olumlu etkilerler ve bu benim için çok önemlidir. Çünkü yanımda sıkıcı, negatif enerji yayan bir arkadaş istemezdim. Sanki beni kendi karanlığına sürüklüyormuş gibi... Sadece ben değil çoğu insanların bu tip kişilerle konuşmak istemeyeceğini düşünüyorum. Herkes İçin Biraz Mutluluk şart...! Başarabileceğiniz işlere yönelin ve başarı elde edince sevinmeyi öğrenin. Bunu yapabilmek için gerçekçi olun. Başımıza ne geleceğini, hangi olaylarla karşılaşacağımızı biz belirleyemeyiz fakat bu olaylardaki yaklaşım tarzımızı biz belirleriz. Olaylara karşı nasıl bir tutum içine gireceğimizin seçimi ve bu seçimlerin sınırları her zaman bize aittir. Bunu hiç kimse değiştiremez. Bizi mutlu veya mutsuz yapan, hayatı keyifli yaşamamıza sebep olan olayların kendisi değil, tam olarak biziz aslında. Belki de aklınızda şöyle bir soru oluştu; Örnek veriyorum, çok sevdiğiniz birisi kaza geçirdi ve bunun sonucunda hayatını kaybetti ya da çok istediğiniz, üzerinde emek sarfettiğiniz bir şeyi elde edemediniz. Bu durumda nasıl iyimser olabilirim? diyebilirsiniz. İyimserlik denince akıllara Polyannacılık gelmesin... İyimser insanlarda elbet üzülür böyle bir duruma, ama onlar. her zaman yıkılmak, hayata küsmek yerine ders almayı seçerler. Biz neden onlar gibi olmayalım, tabiki de iyimser olmak sinirlenme duygunuzu tamamen pasifleştirme anlamına gelmez. O kadar sahteliğin, menfaatci insanın içinde öfkeye kapılmama durmumuz çok yüksek ama, en azından ufak halledilebilir meseleleri avantaja çevirerek ya da ''Boşver'' kelimesini benimseyere yaşamak bizi daha mutlu bir hayata yönlendirir. ''İyimser, her felakette bir fırsat, kötümser de her fırsatta bir felaket görür...'' diyerek bu yazımıda sonlandırmak istiyorum arkadaşlar. Hepinizin ''iyi günler'' geçirmesi dileğiyle...
Eğer ''Siyah ve beyaz'' adlı yazımı okumadıysanız buradan ulaşabilirsiniz...
0 yorum: